HAYATTA KALAN VARDAN AVETİSYAN’IN, ERZURUM SANCAĞININ TERCAN KAZASINDAKİ BAKARİÇ KÖYÜ ERMENİLERİNİN TEHCİRİ VE KATLİAMLARIYLA İLGİLİ TANIKLIĞI
Vardan Avetisyan, Tercan’ın Bagariç köyünden, 11 yaşında.
Evimizde 10 kişiydik. Biz köyümüzde iyi yaşıyor, hiç zorluk, eksiklik çekmiyorduk. Babam çiftçiydi; koyun, inek, sığır, tarla, ev, her şeyimiz vardı.
Köyümüz 300 haneydi, 100 hanesi Türk. Bizim köyün Türkleri, barış zamanında bize bir şey yapmazlardı.
Savaş başladığında, hükümetin askeri bizi sürgün etmeye geldi, gidin Adana’ya, orada size el süren olmaz, dediler. Bizi kandırdılar ve Kemakh Boğazı’na götürdüler. Oradan 11 kişi kaçtık, diğerlerini arka arkaya bağlayıp yukarı baştan, aşağı başa kadar vuruyorlardı. Kollarına ve bacaklarına kılıçlarla vurdular, balta getirip kafalarını yarıyor, vadiye atıyorlardı. Güzel kadınları, güzel kızları götürüyor, diğerlerini vurup suya atıyorlardı. Şehrimizin suyu insan cesedinden tıkandı, akmadı.
Biz 11 kişi kaçtık, ben onlardan ayrıldım, annemin yanına geldim, diğerlerini yakalayıp birbirine bağladılar, kurşun eritip ağızlarına doldurdular, gözlerine barut doldurdular, ondan sonra mal gibi boğazlayıp suya attılar.
Ben, annemin yanmdayken, Kürtler gelip etrafımı sardı, annemin elbiselerini de çıkarttılar, anneme “30 altın ver, sizi bırakalım”, dediler. Annem de 30 verdi ve bizi bıraktılar. Biz, Cali’ye kaçtık (Kürt köyü), bizi sakladılar. Türk askerleri gelince bizi saklıyor, Türk askeri gidince serbest bırakıyorlardı, dolaşıyorduk. Türkler kaçıp Ruslar gelip alana kadar orada kaldık. Cali köyü kaçmadı. Rus geldi, bir Ermeni subayı vardı, bizi beraberinde Mamakhatun’a götürdü. Ben, annem ve 2 kız kardeşimdik. Annem tek başına 4 kişiye bakamazdı, ikisini yetimhaneye verdi.
[Kaleme alan: Amatuni]
EMA, fon 227, liste 1, dosya 460, yapraklar 9-10, orijinal, el yazısı.