Sarkis Hatspanian: 6-7 Eylül: Manevi değerlerle imtahan tarihidir !

1915’in yüzyılı 2015’te gerçekleşmeyen yüzleşmenin sonbaharına gelinceye dek kendi anavatanından edilen Ermeni halkının yüz yıldan beri tek başına ve eşsiz bir onurla taşıdığı soykırım acısına 365 günlük yılın sadece “senede bir günü” ortak olma girişiminde bulunan kesimlerden sayısı iki …

6-7 Eylül’ü unutmuyoruz…

6-7 Eylül Türkiye tarihinin utanç sayfalarından biridir. Atatürk’ün Selanik’teki evinin kundaklandığı yalan haberleri üzerinden derin devlet eliyle harekete geçirilen ırkçı ve milliyetçi çevreler bir katliam ve yağma gerçekleştirdiler. Başta Rum yurttaşlarımız olmak üzere, Ermeni, Yahudi ve diğer Müslüman olmayan halklara …

Eren Keskin: 6-7 Eylül 1955… Hiçbir sey Degismedi!

Cografyamizda yerlesik yalan, kirli ve kanli tarihin en acili günlerinden birinin yildönümündeyiz. 6-7 Eylül 1955 tarihinde Istanbul’da Hiristiyan ve Musevi yurttaslarimiza, onlarin canlarina, mallarina yönelik irkçi bir kalkisma yasandi. “Gizli bir el” bir anda yarattigi yalan bir haberle kitleleri harekete …

6-7 Eylül Sonun başlangıcı oldu

Rum ve Ermeni yurttaşlara yönelik 6-7 Eylül 1955’te devletin tertibiyle başlayan ırkçı saldırı, yağma ve katliamın yıldönümünde yüzleşme çağrısı yapıldı. Mihail Vasiliadis, 6-7 Eylül olayları için, “Sonun başlangıcı oldu” derken, HDK, iktidarı devlet adına özür dilemeye çağırdı. Türkiye’de bundan tam 59 …

Yılmaz Murat Bilican: 6-7 Eylül Olayları ve devletin faş olması

Türkiye Cumhuriyeti devletinin geçmişte kalkıştığı, ve sonradan “muhteşem bir örgütlenme” olarak anılan ve bir türlü hakkıyla yüzleşemediğimiz, bu nedenle de, yaşananlar ve  sonuçları bakımından vicdanımızı derinden sızlatan “6-7 Eylül Olayları”nın 58. yıldönümündeyiz. Başta planlananın çok ötesine sıçrayan, biraz da bu …

Ümit Kıvanç: Millet-i hakime’nin 6-7 Eylül’ü

Bize bebek arabası lazım değil ki. Bayrak lazım, Atatürk resmi lazım. Selanik’te “Ata’nın evi bombalandı” tezgahı çevirecek Millî İstihbarat Teşkilatı lazım. Ayağında doğru dürüst çarık olmayan köylüleri kamyonlara doldurup şehre, pırıl pırıl vitrinli dikkânlarıyla kimbilir nasıl bir şeytanî âlem kurmuş …

Tanıkları Samatya’da 6-7 Eylül’ü Anlatıyor

Samatyalı Ağavni Tantig anlatıyor: “Demirci Oskiyan Sokağı’nın köşesinde oturuyorduk; sonra Demirci Osman oldu adı. O gün akşamüstü sokaktan geçen bir kamyon gördük kardeşimle. Arkası adam dolu. Ellerini boğazlarının altına götürüp bıçak gibi göstererek bize işaret yapıyorlardı. Çok kondurmamış, gülüp geçmiştik.”…