Soykırım öncesi Ermenilerin yaşadığı Mûş’un Kale Mahallesi’ndeki 1600 yıllık Ermeni Mezarlığı, bakımsızlıktan enkaza dönüştü. Define avcılarının her tarafı kazarak zarar verdiği mezarlık, tarihin nasıl göz göre göre yok edildiğini gözler önüne seriyor. 1915 yılında Ermenilerin yoğun olarak yaşadığı kentte; 299 kilise, 94 manastır, 53 hac yeri ve 5 bin 669 öğrencili 135 okul bulunuyordu. Daron Muş Ermenileri Dayanışma Sosyal Turizm Derneği Başkanı Hayrettin Aslan, devletin bilinçli politikaları sonucu Ermeni tarihinin yok edilmek istendiğine dikkat çekerek, kentin tarihi hafızasının yok edildiğine işaret etti. Mezarlığın 1600 yıllık tarihi olduğunu belirten Aslan, bir halkın tarihinin bakımsızlıktan dolayı yok olmakla yüz yüze olduğunu söyledi. İlk Ermeni alfabesinin Mûş’ta yazıldığına dikkat çeken Aslan, mezarlıktaki birçok mezarın üzerinde alfabenin yazıldığı dönemden kalan yazılar bulunduğunu ifade etti. Mezarlığın sahipsizlikten moloz yığınına döndüğünü söyleyen Aslan, definecilerin de her tarafı kazarak delik deşik ettiğini aktardı.
Tahribat onarılmalı
Ermeni tarihinin devletin bilinçli politikalar sonucu yok edilmek istendiğine dikkat çeken Aslan, bu politikalarla kent halkının toplumsal hafızasının yok edilmesinin amaçlandığını ifade etti. Ermeni katliamı öncesi Kürtlerle Ermenilerin kentte barış içerisinde yaşadıklarına vurgu yapan Aslan, “Eğer barış, sevgi, saygı içerisinde yaşamak istiyorsak, Ermeni tarihine sahip çıkmamız gerekiyor. Tahrip edilen tarihi yapıların onarılması gerekiyor” dedi. Bölgede mezarlık dışında birçok Ermeni yapıtı bulunduğunu ve bakımsızlıktan dolayı yok olmak üzere olduklarını dile getiren Aslan, “O dönemlerde 100 bin nüfuslu bir il olan Muş’ta Ermeniler tarafından dağlık yerlerde bile altyapı sistemleri yapıldı. Kiliseleri, manastırları, okulları neredeyse yok edilecek bir şekilde tahrip olmuş. Devletin, sivil toplum örgütlerinin, bu duruma karşı duyarlı olması gerekiyor. Binlerce yıllık bir tarih yok ediliyor. Bu yapılar tahrip edilmek yerine onarılıp turizme kazandırılırsa dünyanın her tarafından Muş’a ziyaretler yapılır ve ekonomik gelişmenin yanında kent tarihi bir kimlik kazanır” vurgusu yaptı.
Kaynak: Özgür Gündem